![](https://www.emo.org.tr/resimler/saydam.gif) |
Greenpeace (Yeşil Barış) örgütünün Genel Direktörü Dr. Gerd Leipold'un Türkiye ziyareti sırasında "İncirlik'te depolandığı" öne sürülen, ABD'ye ait nükleer silahların varlığı gündeme getirilmesine karşın hükümet çevreleri suskunluğunu koruyor.
İsrail Dışişleri Bakanı Tzipi Livni dün Ankara'ya geldi. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, konuk bakanla birlikte düzenlediği basın toplantısında bölgenin tüm nükleer silahlardan arındırılmasını isterken, Livni de İran'ın nükleer çalışmalarının uluslararası denetime açılması gerektiğini savundu.
ABD'nin İran'a yönelik baskısını artırdığı bir dönemde İncirlik'te NATO kapsamında 90 adet nükleer silah bulunduğunun ortaya atılması, Ortadoğu'daki "dehşet dengesi"nin bozulması halinde Türkiye'nin de hedef hale gelebileceğinin tartışılması önemlidir. İncirlik'teki nükleer silahların varlığı 2005 Şubat'ında Hans Kristensen adlı bir uzman tarafından açıklanmış. Greenpeace yöneticisi Dr. Gerd Leipold, Milliyet "Sohbet Odası"nda bu raporun internet adresini vererek, ABD'de bu tür bilgilere ulaşmanın zor olmadığını savundu. Zorluk Türkiye'de yönetimlerin kamuoyunu bu tür gelişmelerin dışında tutmasından kaynaklanıyor. Geçen perşembe günü TBMM Genel Kurulu'nda çarpıcı bir olay yaşandı. Türkiye ile ABD arasında "Yayılmanın Önlenmesi Amaçlarına Yönelik Yardım Anlaşmasının Onaylanması" hakkındaki yasa tasarısı ve Dışişleri Komisyonu raporu görüşüldü. Anlaşmanın başlığı son derece kapalıydı. Kastedilen, Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Sözleşmesi çerçevesinde ABD ile imzalanan yeni bir anlaşmaydı. ABD'nin eski Ankara Büyükelçisi Edelman döneminde imzalanmıştı. Böylesine önemli bir görüşmede Dışişleri bakanı Abdullah Gül de bulunmuyordu. Vekâleten Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, hükümet sıralarında oturuyordu. AKP Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez söz alarak, Meclis'te görüşülen anlaşma metninin TBMM üyelerine gönderilmediğini açıkladı. ABD ile yapılan anlaşmanın zamanlamasına dikkat çekerek şu soruyu yöneltti: "Acaba biz yıllardır nükleer ve radyoaktif maddelerin Türkiye'ye girişiyle ilgili denetimini yapamıyor muyduk da, şimdi İran'ın nükleer programı dünya gündemine geldiği zaman böyle bir sözleşme ortaya çıktı?" Çömez'in sorusu Meclis'i karıştırdı. Kültür Bakanı'nın ABD ile imzalanan "Yayılmanın Önlenmesi" anlaşmasının içeriğini bilmesi beklenemezdi. Yanıt veremedi. İncirlik'te olduğu gibi Greenpeace'e mi başvursak?!
|
![](https://www.emo.org.tr/resimler/saydam.gif) |
|