Abant İzzet Baysal Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) Öğretim Üyesi ve Dekan Yardımcısı Yard. Doç. Dr. Erdoğan Kotil; Göynük'te inşa edilecek olan termik santralın enerji üretiminde çözüm olamayacağını, ülkemizin zengin doğal kaynakları arasında yer alan rüzgâr, güneş ve hidrolik santrallarının ise enerji üretiminde rahatça kullanılabileceğini açıkladı.
Dünyada ve özellikle gelişmiş Avrupa ülkelerinde tercih edilmeyen bir teknoloji ile Göynük'e termik santral kurulmasının amaçlandığını İfade eden Kotil; Özellikle 90'lı yıllardan itibaren dünyanın gelişmiş ülkelerinin rüzgâr ve güneş enerjisine ağırlık verdiğinin altını çizdi. Rüzgâr enerjisinin birim maliyetinin 0,04 Avro olduğunu ve bu yüzden özel sektör açısından kârlı bir sektör olarak görülmediğini belirten Kotil, rüzgar ve güneş enerjilerinin kurulum maliyetinin kömürle çalışan termik santrala oranla yüksek olduğunu belirtirken, buna karşın orta ve uzun vadede kullanılacak olan en uygun enerji çeşidinin rüzgar ve güneş enerjisi olduğunun altını çizdi. 'Parlak bir proje değil' Göynük'e inşa edilecek olan termik santralın maliyetinin 250 milyon dolar tutarında olduğunu basın aracılığıyla öğrendiğini ifade eden Kotil; bu rakamın onda birine Göynük'ün sosyal ve ekonomik yaşamını hareketlendirecek projelerinin konumlandırılacağına İşaret etti. 1990'lı yıllardan bu yana gelişmiş Avrupa ülkelerinin yüzde 25 oranında rüzgâr enerjisine, yüzde 20 oranında güneş enerjisine, yüzde 4 oranında İse hidrolik enerjiye ağırlık verdiğini belirten Yard. Doç. Dr. Kotil; kömürle çalışan termik santral ile nükleer santralların ise 0,08 oranında gerçekleştiğini söyledi. Kotil, şöyle devam etti; "Ben Göynük'te ciddi bir enerji açığının olduğunu zannetmiyorum, bence kömürle çalışan termik santral projesi parlak bir proje değil. Eğer Göynük'te ciddi bir enerji açığı varsa, bu rüzgâr ve güneş enerjisi ile rahatça çözümlenebilir."
|