Nükleer Yasası olarak bilinen yasa meclisten çıktı. Dünyanın en gelişmiş ülkelerinin bile terk ettikleri ve terk etmeye çalıştıkları nükleer enerjide, hiç gereği yokken AKP hükümetinin neden nükleer enerjiyi baş tacı ettiklerini anlayabilmiş değilim. Anlayan varsa bana da anlatsın.
Türkiye; öncelikle su ve rüzgar olmak üzere; atık maddelerden, deniz suyundan, güneşten ve diğer doğal yollardan enerji sağlayabilecek yapıya sahipken, nükleer enerjide oldukça inatçı davranıyor ve yapılan uyarılara da kulak asmıyor. Özal zamanında kurulan termik santrallerin nelere mal olup, başımıza ne felaketler getireceğini söyleyip, uyaranlara kulak asılmamıştı. Şimdi tehlike öyle boyutlara geldi ki doğanın canına okundu. Şimdi AKP hükümetine aynı uyarılar yapılıyor ama ne duyan var, ne dinleyen. Aylardır ellerinde çantalarla dolaşıp, parsadan pay kapmaya kalan bazı paragözler nükleer yasasının meclisten geçmesini dört gözle beklemekteydiler. İşte bekledikleri düş gerçekleşti. 10. Cumhurbaşkanımız Sezer bu yasayı yeniden görüşülmek üzere geri çevirip onaylamamıştı. Şimdi 11inci onaylayacak ve ömrümüz varsa sonuçlarını hepimiz en acı şekilde göreceğiz. Fabrika bacalarına filtre taktıramayan, termik santral artıklarıyla, dumanlarıyla baş edemiyen, sanayii ve kanalizasyon atıklarını arıtamayan AKP hükümeti nükleer enerji peşinde koşuyor. Bize ve bizden sonra yaşayacak kuşaklara adeta bir cehennem bırakmayı hüner sayıyorlar anlaşılan. Elektrik Mühendisleri Odası Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Pektaş bu konuda dertli. Nükleer enerji yerine AKP hükümetinin yapması gerekeni en çarpıcı biçimde söylüyor: " Trafodan kullanıcıya ulaşana dek kaçak elektrik ve hatların eskiliği nedeniyle ortalama yüzde 23 kayıp yaşanıyor. Bu önlenirse nükleer santraldan elde edilecek elektrikten kat - kat fazlası kazanılacak, nükleer santral kurulması için de ayrıca bir masrafa gerek kalmayacak." İşte gerçek gün gibi ortada. Hükümet bunu da mı yapamaz? Bu kadarını bile yapsa nükleer enerjiye hiç gerek kalmayacak. Hükümet bunların hesabını kitabını yapmamış mıdır? Mutlaka yapmıştır. Ama arada birileri para kazanacak, birileri atığa ayırdıklarını Türkiye‘ye sokuşturacak... Evet bu işler böyle. Doğa zehirlenecekmiş, insanlara radyasyon geçecekmiş, dünya cehenneme dönecekmiş kimin umurunda? Yarın elektrikle doğalgaza da esaslı birer zam yaparlar. Bu işler de duyarsız bir toplumun sayesinde unutulur gider. Bırakınız insanları ve doğayı bekleyen nükleer tehlikeleri düşünmeyi adamlar her mahallede bir nükleer santral kurmaya hazırlanıyorlar. Nükleer enerji öyle bir bela ki; en küçük hatayı affetmez. En küçük kaçak doğada yok olmaz. Atmosfere salınan radyasyon hiçbir şekilde kaybolmaz, uygun ortamı bulduğunda yeniden gelir ve vereceği zararı verir. Ne zamana kadar? Yeryüzü dayanamayıp patlayana kadar! İşte duyarsız toplum olmanın, işte duyarsızları seçip işbaşına getirmenin bedeli de nükleer yasası. Hayırlı olsun, ceplere para dolsun!
|