Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından hazırlanıp tepeden inme bir şekilde 26 Ekim 2009 da yürürlüğe sokulan “Gıda ve Yem Amaçlı Genetik Yapısı Değiştirilmiş Organizmalar ve Ürünlerinin İthalatı, İşlenmesi, İhracatı, Kontrol ve Denetimine Dair Yönetmelik” , GDO’ların ve Genetik yapıları bozulmuş gıda ve yem ürünlerinin ülkemize girmesini,işlenmesini ve tüketilmesini meşru kılmıştır
BASINA ve KAMUOYUNA…. GDO'LU ÜRÜNLERİ TARLALARIMIZDA ve SOFRALARIMIZDA İSTEMİYORUZ HÜKÜMET, GDO YÖNETMELİĞİNİ GERİ ÇEK ! Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından hazırlanıp tepeden inme bir şekilde 26 Ekim 2009 da yürürlüğe sokulan "Gıda ve Yem Amaçlı Genetik Yapısı Değiştirilmiş Organizmalar ve Ürünlerinin İthalatı, İşlenmesi, İhracatı, Kontrol ve Denetimine Dair Yönetmelik" , GDO'ların ve Genetik yapıları bozulmuş gıda ve yem ürünlerinin ülkemize girmesini,işlenmesini ve tüketilmesini meşru kılmıştır. Tarım ve Köyişleri Bakanlığının insan yaşamı ve sağlığı, hayvan sağlığı ve refahı, tüketici çıkarları ve çevrenin en üst düzeyde korunması amacıyla hazırladığını öne sürdüğü bu yönetmelik, denildiğinin aksine, halkın ve ülkemizin geleceğini karartacak olan Gıda Emperyalizmini ve Tarımsal Biyoteknoloji Tekellerinin çıkarlarını gözeten bir yönetmeliktir. Bursa İl Koordinasyon Kurulu ve GDO'ya Hayır Platformu Bursa Bileşenleri olarak , bu yönetmeliğe karşı suyun, gıdanın, havanın, tarımın, sağlığın korunması, geliştirilmesi ve GDO'lara karşı olan bu mücadele sürecini birlikte örgütlemek için bir araya gelmiş bulunuyoruz. GDO'ların insan sağlığı üzerine etkileri konusunda bugüne kadar yeterli araştırmalar yapılmamışken, hayvanlar üzerindeki olumsuz etkileri üniversite raporları ile ortaya konurken, biyoçeşitliliği yok edici etkileri pek çok araştırma ile ispatlanmışken yasa yerine bir yönetmelik çıkarılarak bu olumsuzlukların giderilebilmesinin sağlanması mümkün değildir! GDO'lu ürünlerin bebekler için yasak, ancak anne ve babalar için serbest bırakılması toplum sağlığını ciddi tehlikeye atmaktadır. GDO'lar zararlı ve bu nedenle bebeklere yedirilmeyecek ise onu emziren ya da hamileliği esnasında karnında taşıyan annesine neden yedirilmektedir? Şayet GDO'ların hiçbir sağlık riski yok ise bebekler için neden yasaklanmıştır? GDO'ların hayvan denekler üzerinde yapılan denemelerde kan yapısını bozduğu, bağışıklık sistemini çökerttiği, sinir sistemini tahrip ettiği, organlarda küçülme meydana getirdiği ve sonraki nesillerde üreme yeteneğini bitirdiği bilimsel raporlarla kanıtlanmış durumdadır. GDO'lu ürünlerde antibiyotik direnç geni kullanıldığı ve bunun da insan ve hayvan sağlığı açısından son derece zararlı olduğunu ülkemizde GDO'ya Hayır Platformu olarak yıllardır ifade ederken, biyoteknoloji lobileri ve onların temsilcileri bu ürünlerin hiçbir riski olmadığını söylemektedirler. Söz konusu yönetmelikte bu tür genleri içeren GDO ve ürünlerinin ülkemize sokulması ve piyasaya sunulmasının yasaklanmış olması platformumuzun bir başarısıdır, bu sonuç konuyla ilgili iddialarımızın ne denli doğru olduğunu göstermektedir. Getirilen düzenlemeyle "GDO'suz ürünlerin etiketinde ürünün GDO'suz olduğuna dair ifadelerin bulunmayacağının" belirtilmesi, düzenlemenin son derece taraflı ve yönetmeliğin kapsamı dışında olan bir uygulamadır. Hatırlanacağı gibi, Amerika'da bir biyoteknoloji şirketi, ürünlerine "GDO bulunmamaktadır" yazan bir firmayı dava ederek kendi satışlarını düşürmekle suçlamış, bu uygulamanın yaygınlaşması için lobi faaliyetleri başlatılmıştır. Bu açıdan çıkarılan yönetmelik, ülkemizde bu uygulamanın doğrudan kabul edilmesi insan, hayvan ve çevre sağlığından çok biyoteknoloji şirketlerinin çıkarlarının kolladığını göstermektedir. GDO'lu yemlerle beslenen hayvanların ve ürünlerinin de GDO'lu sayılması ve dolayısıyla etiketlenmesine ilişkin hiçbir maddenin yönetmelikte yer almaması da insan sağlığının hiçe sayıldığının en büyük göstergelerinden biridir! Türkiye'nin hiçbir GDO'ya ve ürününe gereksinimi yoktur! GDO'lar açlığa çare değildir! Biyolojik çeşitlilik üzerine büyük bir tehdittir! GDO'lar tarım ilacı kullanımını artırarak hem toprağı hem de içme sularımızı zehirlemektedir! Ayrıca daha fazla kullanılan bu tarım ilaçlarını insan ve hayvan organizmalarına girmektedir! Çiftçileri dev biyoteknoloji şirketlerine bağımlı kılmaktadır! Sonuç olarak, gen bankası niteliğindeki ülkemizin biyolojik çeşitliliği, tarım potansiyelimiz, halkımızın satın alma gücü ve tüketim alışkanlıkları değerlendirildiğinde, GDO‘lu ürünlere Türkiye‘nin ihtiyacının olmadığı, üstelik bu ürünlerin kullanımının halk sağlığı yanında halkımızın dinsel ,kültürel inanç ve alışkanlıklarına da aykırı olduğu ortadadır. Bizler, bu alanda yıllardır halk yararına çaba gösteren kurum ve kuruluşlar olarak, bir kez daha GDO‘ya Hayır diyoruz. Halkın ve ülkenin yarar ve çıkarları, şirketlerin kar hırsının üzerindedir. Ülkemiz yurttaşlarının büyük çoğunluğunun istemediği genetiği değiştirilmiş ürünlerin, ülkemizi bir genetik yıkıma sürüklememesi için, her türlü meşru mücadelenin sürdürüleceğini ve GDO‘ları yasallaştırmaya çalışanların deşifre edilmeye devam edileceğini belirtiriz. GDO'ya Hayır Platformu; insan, hayvan ve çevre sağlığını tehdit eden, kapitalist sömürü düzeninin gıda egemenliği üzerine kurgulanmış biçimi olan GDO'ları ülkemizden söküp atana kadar mücadelesini sokaklara, evlere, okullara, işyerlerine taşıyacaktır. Kamuoyuna saygı ile duyurulur. 4 Kasım 2009 BURSA İL KOORDİNASYON KURULU ve GDO'YA HAYIR PLATFORMU BURSA BİLEŞENLERİ 1. -TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası 2. -TMMOB Çevre Mühendisleri Odası 3. -TMMOB Peyzaj Mimarlari Odasi 4. -TMMOB Mimarlar Odasi 5. -TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Marmara Bölge Şubesi 6. -TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Ege Bölge Şubesi 7. -TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Bursa Şubesi 8. -TMMOB Makine Mühendisleri Odası Bursa Şubesi 9. -Türk Tabipleri Birliği 10. -Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) 11. -Tüketici Örgütleri Federasyonu (TÖF) 12. -Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) 13. -Tüketici Hakları Derneği 14. -Tüketici Bilincini Geliştirme Derneği 15. -Çiftçi-SEN 16. -Ekoloji Kollektifi 17. -DOĞADER 18. -EKODER 19. -KESK Tarım Orkam-sen 20. -Nilüfer Yerel Gündem 21 21. -Gemlik Yaşam Atölyesi Derneği 22. -İçanadolu Çevre Platformu (İÇAÇEP) 23. -Marmara Çevre Platformu (MARÇEP) 24. -Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP) 25. -Sürdürülebilir Yaşam Kolektifi 26. -Gürsel Tonbul Çiftlik İşletmeleri 27. -İmece Evi İmece Ekoköyü Dogal Yasam ve Ekolojik Çözümler Derneği 28. -Imece Ekoköyü Kooperatif Girişimi 29. -Eskişehir Çevre Koruma ve Geliştirme Derneği 30. -Muratpaşa Dostları Derneği 31. -Konyaaltı Dostları Derneği 32. -Kibele Ekolojik Yaşam Kooperatifi 33. -PDA Pembe Domates Ağı 34. -Akçaeniş Köyü Çevre Kültür Kalkınma ve Dayanışma Derneği 35. -Kirazlı Ekolojik Yaşam Derneği 36. -Bornova Sivil Toplum Platformu (BORPLAT) 37. -Greenpeace Türkiye 38. -Sinop Çevre Dostları Derneği 39. -Doğu Akdeniz Çevre Bileşenleri 40. -Yeni İnsan Yayınevi 41. -Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği 42. -Slowfood Yağmur Böreği Birliği 43. -Slowfood Fikir sahibi Damaklar Birliği 44. -Slow Food Gençlik Gida Hareketi 45. -Slow Food Ankara Birliği 46. -Slow Food Kars Birligi 47. -Boğatepe Çevre Yaşam Derneği 48. -Aromaterapi Derneği (AROMADER) 49. -Pratisyen Hekimlik Derneği 50. -Yeşil ve Sol Çalışma Grubu 51. -Mutfak Dostlari Dernegi 52. -Batı Akdeniz Çevre Platformu (BAÇEP) 53. -Gümüş Çevre Derneği 54. -Jade Çiftliği 55. -Yarımada Çevre Platformu 56. -Balıklıova Çevre Hareketi 57. -Gerence Körfezi Sivil İnisiyatifi 58. -Silivri Çevre Derneği 59. -Bursa Eczacı Odası 60. -Bursa Tüketiciler Derneği 61. -Bursa Sivil Toplum Derneği (Sivilay) 62. -Ekolojik Tarım Organizasyonu Derneği (ETO) 63. -İstanbul ODTÜ Mezunlar Derneği 64. -TEMA İzmir Temsilciliği 65. –Nükleer Tehlikeye Karşı Barış ve Çevre İçin Sağlıkçılar Derneği 66. -Cumhuriyet Kadınları Derneği 67. –Yeşiller Tarım Çalışma Grubu 68. - Mustafa BOZBEY Nilüfer Belediyesi Başkanı 69. - TMMOB Kimya Mühendisleri Odası Bursa Şubesi 70. - TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası Bursa Şubesi
|