 |
12 Eylül askeri darbenin üzerinden geçen 30 yıl acıları hafifletmedi ve “Darbelere Karşı Demokrasi” mitingi düzenlendi. Miting, 11 Eylül 2010 Cumartesi günü Abdi İpekçi Parkı’nda gerçekleştirildi.
Aralarında TMMOB Ankara İKK, Devrimci 78’liler Federasyonu, 68’liler Dayanışma Derneği, Halkevleri, Ankara Tabip Odası (ATO), 78’liler Birlik ve Dayanışma Derneği ve çeşitli siyasi partilerin de bulunduğu “Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri” tarafında gerçekleştirilen miting için sabah saatlerinde Sıhhiye Toros Sokak’ta toplanıldı.
"Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri, 30. Yılında 12 Eylül Faşist Darbecilerinden Hesap Soracağız, 12 Eylül Anayasası Çöpe Atılsın, Yeni Demokratik Anayasa Yapılsın" pankartının taşındığı mitingde "Gün gelecek devran dönecek darbeciler halka hesap verecek", "Devrimci şehitler onurumuzdur", "Yaşasın devrimci dayanışma", "Yaşasın devrim ve sosyalizm", "Yaşasın halkların kardeşliği", "Bedel ödedik bedel ödeteceğiz", "Anaların öfkesi katilleri boğacak" sloganları ile Sıhhiye Köprüsü üzerinden Abdi İpekçi Parkı`na yüründü. Şair-fotoğrafçı Mehmet Özer`in okuduğu şiirlerin ardından kürsüye Devrimci 78`liler Fedarasyonu üyesi Ankara Devrimci 78`liler Derneği Başkanı Hüseyin Esentürk geldi. Hüseyin Esentürk "12 Eylül Askeri Faşist Diktatörlüğü`nün 30. yılında, emperyalizme, faşizme, militarizme, darbelere, gericiliğe ve şovenizme karşı ülkemizin ve halklarımızın kurtuluş mücadelesinde bağımsızlık, demokrasi, devrim, sosyalizm, özgürlük uğruna direnerek, dövüşerek ölen, bedel ödeyen yüz binlerce kardeşimizi selamlıyoruz. Devrim için dövüşerek ölenlerin bıraktıkları mücadele mirası yolumuzu aydınlatmaya devam ediyor."diye başladığı konuşmasını şöyle sürdürdü; "Darbe rejimiyle hesaplaşmaya dönük mücadelelerini sürdüreceklerini belirten ESENTÜRK konuşmasını şu sözlerle sürdürdü, "Bugünkü mitingimiz de dâhil olmak üzere bütün etkinliklerimiz, darbecilerle, darbe rejiminin siyaseti, hukuku, kültürü, ideolojisiyle, egemen tekçi zihniyete karşı her düzeyde hesaplaşılmasını amaçlamaktadır. 12 Eylül faşizminin üzerine oturan bu kanlı rejim ve sürdürücüleri suçludur. Ülkeye, halklara ve insanımıza karşı işlenen bütün suçlardan dolayı hepsinden, bu kanlı rejimin devamı olan siyasal iktidardan hesap soracağız. Darbeciler ve oluşturdukları suç örgütleri; kontrgerilla, çıkar çeteleri, yeraltı yer üstü yapıları, cemaati ve tarikatıyla; Susurluk, Şemdinli, Ergenekon çeteleriyle, faili meçhuller, suikastlar, yok etmelerle, toplu mezarlar, Botaş`ın ölüm kuyularıyla kendini var eden bu sistem ve her türden kirli savaş yöntemlerini kuşanan eli kanlı tetikçiler, yaptıkları her şey için emekçi halklarımıza er ya da geç hesap verecek. Bu hesap sorma çabamız, demokrasi mücadelesinin önündeki en büyük engellerden biri olan 1982 Darbe Anayasası`nın tarihin çöp sepetine atılmasını ve toplumun kendi geçmişiyle yüzleşmesini, kendisiyle hesaplaşmasını, hakikatlerin ortaya çıkarılmasını amaçlıyor. Bu çabamız tarihsel uzlaşmanın değil, egemenlerle tarihsel hesaplaşmanın ta kendisi olmayı hedefliyor." "Darbecilerden hesabı emekçi halkımız soracak" Darbecilerle mücadelelerinin sürdüğünü ve süreceğini belirten ESENTÜRK, "Çabamız 12 Eylül anayasası kaldırılana kadar, darbeciler yargılanana kadar, darbe düzenini devam ettiren başta YÖK, MGK gibi kurum ve kuruluşlar yok edilene kadar, sistemin ruhunu koruyan %10 seçim barajı kaldırılana kadar, darbecilerin mallarına el konulana, maaşları kesilene, rütbeleri sökülüp unvanları geri alınana kadar devam edecek. Çabamız devrimcilerden özür dilenene kadar, sıkıyönetim ve askeri mahkemelerin kararları yok sayılana, başta Diyarbakır, Mamak, metris cezaevleri olmak üzere ülke genelinde zulüm merkezine dönüştürülmüş her yerin faşizmi teşhir eden müzelere dönüştürülene kadar, devam edecek. Çabamız vatandaşlıktan çıkartılanların kayıtsız şartsız vatandaşlığa alınana kadar, bütün arşiv fişleme kayıtlarının imha edilmesine kadar, faşizmin zulmünden zarar gören herkesin zararlarının tazminine kadar devam edecek. Çabamız Kürt sorununda demokratik barışçıl bir çözüm olana kadar devam edecek. Biliyoruz ki, her tarafından kan damlayan bu köhnemiş ve suçlu rejimden hesabı ancak emekçiler, halklarımız soracak. Biliyoruz ki, kendisini daha da özgürleştirecek bir ülkeyi halklarımız kuracak ve onun teminatı olan anayasayı da halklarımız yapacak" dedi. "Darbeden beslenen AKP inkar ve imha siyasetinin sürdürücüsü" Darbeden beslenerek büyüyen AKP`nin darbe karşıtı olmadığını belirten ESENTÜRK, AKP hükümetinin Kürtlere karşı yürütülen inkâr ve imha politikalarının sürdürücüsü, çözümsüzlük politikalarının uygulayıcısı olduğuna dikkat çekerek yaptığı konuşmada, Demokratik açılım adıyla halkı aldatanların, açık faşist ortamı aratır bir imha hareketini uygulamaya soktuklarını belirtti. "Çözüm ortak mücadele hattını örmekten geçiyor" Evlatlarımız ölmesin, ölüm değil çözüm istiyoruz diyenlerin sesinin susturulmaya çalışıldığını belirten Esentür konuşmasına şu sözlerle bitirdi; "Barışı sağlamak egemenlerin işi olamaz. Onlar savaştan, imhadan, yok etmekten medet umuyor. Barış ödenen ve ödenecek bedellerle halklarımızın ortak iradesiyle sağlanacak. Egemenlerin çıkar çatışmaları temelinde iç hesaplaşmalarının derinleştiği bu günlerde, mücadelenin en haklı ve en gerçek tarafı olan bizlerin, yani demokrasiden, barıştan, eşitlik, özgürlük ve halkların kardeşliğinden, sosyalizmden yana olanların ortak bir mücadele hattını örmesinden geçiyor. Bu artık bizim en önemli görevlerimiz arasındadır." Hüseyin Esentürk`ün ardından 1995 yılında Gazi Mahallesi katliamı sırasında polisler tarafından kaçırılarak katledilen Hasan Ocak`ın annesi Emine Ocak, 1996 yılında polisler tarafından gözaltında katledilen Evrensel Gazetesi muhabiri Metin Göktepe`nin annesi Fadime Göktepe, bir çocuğu 1993 yılında polis tarafından katledilen, iki çocuğu ve damadı da cezaevinde tutuklu olan Gülşah Tağaç da mitingde konuştu. Mitingde son olarak şair Ahmet Telli şiir okudu. Sanatçı Cevahir Canpolat`ın söylediği türkülerle çekilen halaylarla miting sona erdi.
|
|
|
Tanıtım
ANKARA ŞUBE
DUYURU
ELEKTRİKLİ ARAÇLAR VE YANGIN GÜVENLİĞİ BAŞLIKLI WEBINAR DÜZENLENDİ
