TMMOB Kimya Mühendisleri Odası Ankara Şubesi tarafından 30 Kasım 2011 Çarşamba günü “Hopa, Cezaya Dönüşen Tutukluluklar” konulu söyleşi düzenlendi. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Rüştü Özal Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen etkinliğe “Avukat Deniz Özbilgin, EMO Genç üyesi Bahar Baltacı, üniversite öğrencisi Özgür Duman, kimya mühendisi Fatih Ersoy” konuşmacı olarak katıldı.
31 Mayıs`ta AKP`nin Hopa`da yapacağı seçim mitingini protesto etmek için protesto gösterisi düzenleyen ve polisi müdahalesi ile ölen Metin Lokumcu olayını Ankara`da protesto etmek isterken tutuklanan öğrencilerin ilk duruşmaları 09 Aralık 2011 tarihinde Ankara Adliyesi`nde yapılacak. Hopa olaylarıyla ilgili olarak Ankara`da 22 kişi tutuklu 28 kişi de yargılanmakta. Kimya Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Besleme açılışta yaptığı konuşmada şunları söyledi, "KMO`nun bu tutuklamalara ya da AKP iktidarıyla birlikte ülkemizde yaşananlara yönelik kurumsal düşüncelerini sizlerle paylaşmak istiyorum. Mevcut AKP hükümeti ile ülkemizi neredeyse açık hava hapishanesine dönüşmüş durumda neredeyse tümümüz ya izleniyor ya dinleniyoruz. Bazılarımız dayanaksız iddialarla gözaltına alınıyor çoğumuz ne için yargılandığımızı bilmeden tutuklanıyoruz. Bu ülkede parti başkanları, seçilmiş belediye başkanları, milletvekilleri, gazeteciler, aydınlar öğrenciler içerde. Uzun tutuklamalar bir cezaya bir işkenceye dönüşmüş durumda. AKP ele geçirdiği tüm kurumlarıyla terörle mücadele yasalarıyla gizli tanıklarıyla kendi kurduğu rejime muhalefet eden herkesi ya KCK operasyonu ya Ergenekon ya Devrimci Karargâh operasyonu ya da Hopa soruşturmaları adı altında sindirmeye çalışıyor. İzmit`te devrimci demokrat öğrencilere yapılan gözaltı ve tutuklamaların bunun parçası olduğunun bilincindeyiz. Kendisi dışında herkesi terörist diye kodlayan bu hükümet süreklileştirilmiş olağanüstü halle ülkeyi yönetmeye çalışıyor. Başbakan bütün yetkileri elinde topladığı fiili başkanlığı hayata geçirmeye çalışıyor. Tutukluların hüküm ve cezaları AKP medyası tarafından kesiliyor kamuoyu önünde mahkum ediliyor. İnsanlar yıllarca cezaevinde tutuluyor sesini çıkaranlara dokunanlar yanar psikolojisi yayılarak toplum suskunluğa dönüştürülüyor. Polis fezlekelerine dayanarak hazırlanan iddianamelerle kimi zaman telefon konuşmaları kimi zaman basılmamış bir kitap kimi zaman tüm kitapevlerinde bulduğumuz ama evde bulunan kitap terör örgütü üyesi olmak için yeterli kanıt sayılıyor. Gazeteciler, aydınlar, derelerine sularına sahip çıkanlar AKP`nin kendi rejimine karşı çıkan bütün insanları terör örgütü olmakla suçlayıp cezaevine dolduruyor. İçselleştirilmiş bir korkuyu neredeyse kabul edilmiş çaresizlikle toplumu baş başa bırakıp sessizleştiriyor. Tüm muhalefet kesimleri etkisizleştirmeye çalıştığı böyle ortamda yaşanan faşist uygulamalara karşı durmak insanlık onurunu korumak bütün meslek örgütlerinin sorumluluğu. Sayıları 500`den fazla gencin ailelerin yaşadıklarını bugün birlikte paylaşacağız." Kimya Mühendisleri Odası Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Ali Uğurlu`nun yöneticiliğini yaptığı panele oğlu da Hopa olaylarından dolayı Sincan Cezaevi`nde bulunan kimya mühendisi Fatih Ersoy, avukat Deniz Özbilgin, EMO Genç Üyesi üniversite öğrencisi Bahar Baltacı ve üniversite öğrencisi Özgür Duman konuşmacı olarak katıldı.
|