· ŞUBE Giriş Sayfası

 ANKARA ŞUBE

 
Şube Kapsamındaki İller:

 AFYONKARAHİSAR   ANKARA   ÇANKIRI   ERZİNCAN   ERZURUM   KASTAMONU   KAYSERİ   KIRŞEHİR   KONYA   NEVŞEHİR   SİVAS   TOKAT   YOZGAT   AKSARAY   KIRIKKALE 
 

EMO Ankara Şubesi
Haber Bülteni
SAYI: 2023.4

Tüm Sayılar

BASIN AÇIKLAMASI

ELEKTRİKTE-DOĞALGAZDA SOYGUN OTOMATİĞE BAĞLANDI!...

Elektriğe, doğalgaza ve benzine durmadan zam yapılıyor. Otomatik fiyatlandırma yöntemi ile petrol ve doğalgaz fiyatlarında yaşanan her artış elektriğe, doğalgaza, benzine zam olarak  yansıyor ve halkın cebini yakıyor. Emeğinden başka satacak bir şeyi olmayan emekçilerin omzuna binen bu yük çekilmez olan hayat koşullarını daha da kötü hale getiriyor.

EMO`nun yaptığı hesaplamalara göre  konut kullanıcıları için elektrik fiyatı, yüzde 12.76 oranında zamla 16.1 kuruştan 18.2 kuruşa yükselirken, asgari elektrik ihtiyacı üzerinden hesaplama yapıldığında yaklaşık 234 kWh‘lik aylık tüketimi olan bir ailenin faturası 70 liradan 76 TL‘ye yükselmektedir.

Asgari ücret artışında, işçi ve kamu emekçilerine yapılacak zam konusunda kaşıkla verme politikası güden AKP hükümeti, insanların en temel ihtiyacı olan elektrik, doğalgaz, benzinde halktan kepçe ile almakta; emekçilerden verginin vergisini alarak iktisat teorilerini alt üst edebilmektedir.

Benzine, suya, doğalgaza, elektriğe zam yapanlar iş asgari ücret belirlenmesine geldiğinde ellerini ceplerine atmayarak işçi düşmanı tavırlarını sürdürürken, kamu emekçilerine sözde toplu sözleşme uygulamasını bile aylarca hayata geçirmezken sermayenin taleplerini anında karşılamaktadır.

Buradan "Asgari ücret artışı elektrik ve doğalgaza yapılan zamlara endekslensin" çağrısı yapmak istiyoruz. Elektrik ve doğalgaza zam yapıldıkça asgari ücrete, işçi ve memur ücretlerine de en az aynı oranda zam yapılsın!

Kamu hizmeti olan ve her vatandaşın eşit, ucuz ulaşması gereken elektrik ve doğalgaz kullanımı, piyasa zihniyetine teslim edilirken, Enerji Tabii Kaynaklar Bakanlığı görevini şöyle  tanımlamakta: "Piyasa şartları altında arz güvenliğini sağlayacak ve yatırımların yapılabileceği ortamın yasal ve idari tedbirini almak."Bakanlığın görevi piyasacı yaklaşımla enerji dağıtımı yapan, nehir tipi HES`ler kurarak doğayı katleden, Akkuyu`ya nükleer santral yaparak ülkeyi nükleer cehenneme çevirmek isteyen nükleer lobicileri ve  sermaye yanlılarını kollamak değil, ısınmak için doğalgaza bağımlı olan; buzdolabını, çamaşır makinesini çalıştırmak için elektrik kullanmak zorunda olan halkın çıkarlarını korumak ve kollamak olmalıdır.

Elektrik ve doğalgaz fiyat artışını ham petrol fiyat artışına bağlayan sermaye yandaşı hükümet, zaten pamuk ipliğine bağlı olan Ortadoğu`daki politik dengelerde savaş yanlısı, halkların karşıtı politikalar güderek petrol varil fiyatlarının spekülatörler tarafından yükseltilmesine katkı sunmaktadır.

Hükümet, bir yandan Ortadoğu bölgesinde enerji savaşlarına piyonluk ve yandaşlık yapıp, kan üzerinden kâr etmek isteyenlere omuz verirken bir yandan da her türlü baskı ve şiddete karşı sesini yükselten emekçilere biber gazını reva görmekte, adeta bir yandan doğalgaz zammı ile ceplerini boşaltırken bir yandan da gözlerine sıktığı gazla muhalefetin sesini kesmektedir.

·         Mantıklı hiçbir açıklaması olmayan, tüketicilerden sayaç okuma bedeli adı altında, bedelini ödeyerek satın aldığı enerjinin ölçülmesi için de ayrıca bedel ödettirildiği,

·         Mevcut kayıpların en aza indirilmesi dağıtım şirketlerinin sorumluluğunda iken kayıp/kaçak bedeli adı altında tüketicilerden ayrıca para alındığı, 

·         Kaçak elektrik kullanımının sadece bir enerji hırsızlığı olarak değerlendirildiği,

·         İnsanların yaşamaları için gerekli enerji miktarının sosyal devlet marifetiyle karşılanmadığı,

·         Toplumdaki "kaçak elektrik kullanımı" algısının sadece konutlarda olabileceği üzerinden tariflendiği, büyük sanayi kuruluşlarının payının görmezden gelindiği,

·         Bağlantı bedeli, kesme-bağlama bedeli ve güvence bedeli adlarıyla vatandaştan her seferinde daha fazla ücret alındığı,

·         Periyodik muayene adı altında periyodik sayaç değişiminin vatandaşa zorlandığı,

plânsız ve dışa bağımlı bir enerji politikasını reddediyoruz.

 Elektrik Mühendisleri Odasının Mart ayında yayınlanan enerji özeleştirmeleri raporuna göre;

·         Ülke genelinde her yıl yeni abone olan yaklaşık 1- 1,2 milyon tüketici 2011-2015 yılları arasında yılık olarak fazladan en az 20 milyon TL bedel ödeyecektir. 

·         Kesme-bağlama bedeli olarak tüketiciler üzerinden dağıtım şirketlerinin kasasına fazladan aktarılacak kaynağın yıllık olarak 25-27 milyon TL olacağı hesaplanmaktadır.

Buradan sormak istiyoruz;

Ülkemizde son 10 yılda elektrik ve doğalgaz fiyat artışları ne kadar olmuştur? Son 10 yılda asgari ücrete, işçi ücretlerine ve kamu emekçilerine yapılan zam oranı nedir?

Biz söyleyelim, 2007-2012 yılları arasında mesken aboneliği elektrik fiyatlarına %108,68, hayır kurumu olarak nitelendirilen kuruluşların aboneliklerine %128,09 oranlarında zam yapılmıştır. Kulaklarınız duysun, %2‘lik zamlara mahkum ettiğiniz bu halk tepkisini göstermeyi bilir.

Bu zamların sorumlusu "yapmak zorunda kaldık", "sevimsiz bir iş yaptık" açıklamaları yapan siyasi iktidar ve ülkenin enerji ihtiyacını özelleştirmeler ile sermayenin iki dudağı arasında belirleyen zihniyettir.

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) olarak her vatandaşın eşit, verimli, parasız enerji kullanım hakkı olduğunu savunuyor, bu yönde bir enerji politikası geliştirilmesi için mücadele ediyor, halkımızı bu zamlara karşı tepkilerini göstermeye davet ediyoruz.

TMMOB

ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI ANKARA ŞUBESİ

21. DÖNEM YÖNETİM KURULU