Onu aramızdan alıp götüren TCK. 301. Maddesini Yapanlar ve Düşünceyi Yargılayanlardı.
Sevgili Hrant DİNK aramızdan ayrıldı. Sevdiklerinden ve onu sevenlerden ayrıldı. Haberlerden, yazılardan ve basın dünyasından ayrıldı. Emekçilerden, demokratlardan ve mücadele arkadaşlarından ayrıldı. Türklerden, Ermenilerden, Kürtlerden bir arada kardeşçe yaşadığı ve kardeşçe yaşarnaları için mücadele ettiği tüm halklardan ayrıldı. Doğduğu, büyüdüğü ve yaşadığı VATANlNDAN ayrıldı. Dostlar, ancak onu tüm bunlardan ayıran; sadece kendini bilmez bir tetikçinin sıktığı birkaç hain kurşun değildir. ONU ARAMIZDAN ALIP GÖTÜREN, Özgür Düşünceye Tahammül Edemeyenlerdi. Hatırlayalım, "İmparatorluğun Çöküş Döneminde Osmanlı Ermenileri" isimli bilimsel bir konferansın yapılması olayolmuştu. Konferans iki kere ertelenmek zorunda kalınmış, sonra da yapılarnadan yargıya taşınmıştı. Hatta AKP Hükümetinin Adalet Bakanı konferans için "Bu, Türk milletini arkadan hançerlemektir." diyebilmişti. ONU ARAMIZDAN ALIP GÖTÜREN, Kalabalıkları Linç için Yönlendirenler ve Onları Hoş Gören Yetkililerdi. Faşist zihniyetler, şuursuz kalabalıkları linçe yönlendirdiler. Aydınları, emekçileri, öğrencileri ve sesini duyurmak isteyen insanları, aykırı gördükleri her şeyi yok etmek istediler. Bu sokak saldırılarını önlemekle görevli olanlar, sözleri ile linçe katılanlara adeta cesaret verdiler, adeta yönlendirdiler. Değişik zamanda yapılan linç girişimleri için: . Trabzon Valisi "Huzur bozan cezasını çeker.", . Rize Valisi "Vatandaş tahrik oldu.", . Rize Belediye Başkanı "İnip ben de vururdum." dedi. . İstanbul Emniyet Müdürü, "Vatandaşların tepkisi güzeldi," diyerek daha da ileri gitti. Devletin destek verdiği bir niteliğe dönüştürdü. ONU ARAMIZDAN ALIP GÖTÜREN, TCK. 301. Maddesini Yapanlar ve Düşünceyi Yargılayanlardı. TCK‘nın 30I.maddesi bilindiği gibi Türklüğe, Cumhuriyete, TBMM‘ye, Hükümete, Yargı Organlarına, Silahlı kuvvetler ve Emniyet teşkilatına hakaret hükmünü düzenlemektedir. Sınırları iyi belirlenmemiş, son derece yoruma açık bu madde ile düşünce özgürlüğüne yasak getirilmiş; neredeyse her türlü eleştiri, yorum ve düşünce suç sayılmıştır. Bilirkişi raporu açıkça aksini söylediği halde, bir yazısından dolayı sevgili Hrant DİNK‘i "Türklüğe Hakaret Ettiği" gerekçesi ile onu suçlu bulanlar, kafatasçı zihniyetin önüne onu hedef olarak atmışlardır. ONU ARAMızDAN ALIP GÖTÜREN, Gerici, cins ayrımcı, ırkçı, şovenist bir eğitim anlayışını bize dayatan ve kitleleri sadece bu kavramlarla yönetmeye çalışan; tüm politik varlığını bu kavramlara indirgeyen anlayışlardır. İşte Dostlar, . Hoşgörüsüzlük, farklı olana taharnmülsüzlük, lince alkış tutan yetkililer, özgürlükleri ortadan kaldıran yasaları yapanlar, bu anti-demokratik yasaları koruyanlar, uygulayanlar ve sessiz kalanlardı onu aramızdan alıp götürenler. Hrant Dink, Demokrattı. Özgürlükçüydü. Barışseverdi. Halkların kardeşliğine inanıyordu. Ülkesini, halkını seviyordu. Birlikte kardeşçe yaşayabilmenin sembolüydü. Doğru bildiğini söylemekten çekinmezdi. Mücadeleciydi. Öldürülebileceğini bilfiği halde terk etmedi vatanını. Sen rahat uyu Hrant DİNK, On binler senin için toplandı, On binler senin için yürüdü. On binler "Biz Hrant DİNK‘iz, Biz de Ermeniyiz" diyerek yürüdü. Sen rahat uyu Hrant DİNK, Katledildiğin sahneyi hazırlayanlar, yürüyen on binlerin sessiz çığlıklarına boğuldular. Sen rahat uyu Hrant DİNK, Hoşgörüsüzlere, taharnmülsüzlere, hainlere, düzenbazıara, yobazlara, savaş tacirlerine, işgalcilere, sömürücülere, şovenistlere, faşistlere rağmen, Sevgiye, Hoşgörüye, Barışa, Demokrasiye, Özgürlüğe, Emeğe inanan milyonlar var ülkende. Hrant DİNK‘in anısı önünde saygıyla eğiliyor, onun düşüncelerini mücadelemizde yaşatacağımızı bir kez daha haykırıyoruz... ANT AL Y A DEMOKRASİ GÜÇLERİ
|